Trip Atmak Nasil Bir Sey?
Tuesday, April 22, 2025 | By: Do Ebru Marbling
Ekşi Sözlük'ten alinti:
Sevilene nazının geçmesi durumudur. Abartılmamalıdır.
Triplerin ortak özelliği; ne öldürür, ne güldürür olmasıdır.
Ne boka yaradığını hâlâ çözemediğim eylem. Bence onun yerine yapılması gereken: diyalog kurmaktır.
"Sev beni" anlamındadır.
Seviniz, geçer.
Trip; kestirip atılan bir kapris türüdür. Haliyle eylemi de "trip atmak" olur.
Peki, trip attığımızı nasıl anlarız? Size basit 5 kontrol ögesi veriyorum. Birini yaparsanız, trip attığınızı anlayabilirsiniz. Amme hizmeti:
-
(Yorgunluk ve üzüntü durumları hariç) "Ayyh, offf, üfff, be, aman, hadi, çabuk" gibi nidalar
-
Konuyu kestirip atmak ya da kasıtlı tepkisizlik
-
Karşınızdaki şahsın ismini, konu hakkında yapacağınız sadece bir cümlelik ifadelerinizde kullanmak
-
Ortamı ani terk ediş, sırt çeviriş, el kol hareketleri gibi saniyelik reflekslere girişmek
-
Ekşimiş, çevrilmiş vb. gibi irrite edebilecek surat hareketleri
İnsan ilişkilerini yıpratan, pasif agresif bir tepki verme şekli. "Sen beni kırdın, üzdün, ben sana öfkeliyim" demenin tuhaf bir hali.
Yukarıdakiler Ekşi Sözlük’ten alıntılar.
Peki ben bunları neden yazdım?
Yabancılarla aramızdaki en büyük farkı buldum da ondan!!!
Her şeyin temelinde bu yatıyor. Özellikle aile içi ilişkilere baktığımızda sırtımızda kambur olmuş, içten içe kaynayan bir öfke kazanı var bizde millet olarak. Sabahleyin uyanır, çocuklara öylesine bir merhaba der, tuvalete gireriz. Çıktığımızda ayağımıza takılan oyuncaklardan bir kızgınlığın kokusunu alır, dün odasını dağıttığını hatırlar, asarız suratımızı. Anlatmaktan dilimizde tüy bitmiştir, bir kez daha söylemek yerine çocuğumuza trip atarız. (Bu kelime, böylesi davranışları tarif etmek için bulabildiğim en yakın kelime ama sanki bir şeyler dışarıda kalıyor – Neyse, daha iyi bir sözcük öneriniz varsa paylaşınız.)
Çocuk bir şey anlamaz, zaten genelde suratsız olduğumuz için pek de takmaz kafaya. Bir sonraki fırçanın ne zaman geleceğini sabırla bekler.
Şu trip, anlamsız bir gerginlik dalgasıdır. Sezilir ama parmak basılamaz!
Eşinizle çok sinsi bir şekilde başlar. Çok dikkatli olmalısınız.
Bir de eşler arasında, aynen top çevirir gibi trip çevrilir. Genelde birisi atar, öteki çeker (trip atmayana atarlar çünkü!). Nadir durumlarda ikisi birden atar, sonra kavga çıkar ya da soğuk savaş.
Sebep? Eşinizin iPad’deki oyundan başını kaldırmadan konuşması olabilir, ya da çayı hep sizin doldurmanız, dışarı çıkarken makyajının uzun sürmesi sizi bozmuştur…
Kısacası, incir çekirdeğini doldurmayan sebeplerle eşler birbirlerine trip atma bataklığına düşer.
Kimi insanlar bunu yaşam tarzı haline getirmiştir.
Yabancıların cheerful dediği, şöyle pozitif, neşeli, fikir fikir, gözlerinin içi gülen hâl gittikçe az görünmeye başlar; gittikçe oduna benzeriz.
Bugün dışarı çıktık, trampolin parkina gittik ailecek zıpladık. Arkasından alışverişe gidip orada yemek yedik. Sonra eve geldik, akşam bahçeye çıkıp çiçeklerle uğraştık, çocuklar bisiklete bindiler filan.
Birkaç gündür kafamı kurcalayan bu trip atma hâllerini bugün gözlemleme şansım oldu.
Benim kafamda yapmam gereken işler, bitirmem gereken ödevler olduğunda trip atmaya çok daha yatkın oluyorum.
İşin kötüsü, her zaman böyle bir şeyler oluyor.
Yabancılarda bu yok. Çoğunlukla nötr veya neşeliler.
Ancak çok rezalet bir durum (ağlama krizi, şımarıklık) olursa çocuklarına kızıp surat asıyorlar ama eminim bizim gibi o suratı bütün gün taşımıyorlar.
Bu durum, her ne kadar gizemli bir hava katsa da bize, kurtulunması gereken bir ruh hali.
Farkındalık yaşayıp üzerimdeki negatifliği attığım bazı anlarda kızlarım bana gözlerinde apayrı bir ışıltı ile bakıyorlar.
"Anne seni çok seviyorum"lar, sarılmalar, gülücükler daha çok oluyor öyle anlarda.
Bıkkınlık, yorgunluk, bezmişlik, bitkinlik nereden gelir, nereye gider bilmiyorum ama yolunuzu onunla kesiştirmemek için elinizden geleni yapın.
Değişim bir günde olmasa bile farkında olmak da bir adımdır.
Derin bir nefes almayı hatırlar gibi, dik oturmayı, gerinip şöyle kolu bacağı esnetmeyi hatırlar gibi, mutlu olmayı da hatırlayın.
Sevgiler 💛
0 Comments