Tuesday, April 22, 2025 | By: Do Ebru Marbling
26 Ocak resmi tatildi, Avustralya Günü. Geçen yılki gibi bu yıl da kutlamaların yapıldığı alanın hemen arkasındaki büyük bloklarda oturan arkadaşımızın evine gittik. Havai fişekleri 16. kattaki evinin balkonundan izledik.
Kutlamalardan aklımda kalanlar:
Ücretsiz aktiviteler—poni ve deveye binme, çocuklar için envai çeşit lunapark eğlencesi (rides deniliyor), su eğlence parkı, sulu kaydırak, topun içine girip dönme, go-kart, tırmanma duvarı, şişme zıplama alanları, rodeo, golf, hayvan çiftlikleri, yüz boyama...
Ortalık çocuk doluydu tabii ki ve uzuuuun kuyruklar beklemek zorunda kaldık. İşin iyisi, kaynak yapan kimse olmadığı için sırada beklemek o kadar koymuyordu; bir şekilde ilerliyordu. Ama sıcaktan piştik, zararlı ışınlar resmen kavurdu bizi—saat 4’te çıkmış olmamıza rağmen.
Havada jetler, dumanlı pervaneli uçaklar şov yapıyor, helikopterler yazı taşıyor filan... Yani bütün şehir seferber olmuştu kutlamalar için.
Avustralya’nın çok kültürlü oluşunu en güzel orada görebilirdiniz. Alandaki insanların yüzde 85’i yabancı uyrukluydu, farklı diller konuşuluyordu.
Bayram öncesinde, Avustralya Günü’nün ırkçılığı öven veya göçmenlik karşıtı bir gün olmadığı yönünde paylaşımlar yapıldı. Kutlamaların amacı, farklı kültürleri bir potada eritebilmek; uyumlu ve hoşgörülü bir toplum yaratmak.
Bu açıdan Avustralya’yı çok takdir ediyorum. 72 milletten insanı bir arada, bir bütünmüş gibi hissettirebiliyor. Oysa Türkiye’mde, paylaşılan onca ortak geçmişe rağmen herkes birbirine yabancılaştırılıyor. :(
Bu arada Abbott hükümeti “School Kid Bonus”u gelir temelli yapmış :(
Okula giden çocuklara yıllık 400 dolar kırtasiye yardımı yapılıyordu. Artık belli bir eşik üzerinde kazanç elde edenlere bu ödeme yapılmayacakmış.
Komşumun üç çocuğu var, kadın dün bayağı bir şikayet ediyordu. İnşallah bu, bu hükümetin son nanesi olur. Zira kimse memnun değil bu meymenetsiz Abbott’tan.
0 Comments